Diyarbakır’ın Şehitlik semtinde 27 yaşındaki eşi Yazgül Ç.’yi kolundaki 4 bilezik için kolonya dökerek yakan ve kadının çırılçıplak bir halde komşularının evine sığınarak evin penceresinden, “İmdat yanıyorum” çığlıklarıyla yakalanan kocası Mahmut Ç. ile ona yardım ettiği ileri sürülen kardeşi Ahmet Ç.’nin yargılanmalarına Ağır Ceza Mahkemesinde devam edildi.
BİLEZİKLERİMİ ALMAK İÇİN BENİ YAKTILAR
Yanık tedavisi tamamlanan genç kadın ifadesinde, “Duş alıp banyodan çıkınca evde kayınbiraderimi gördüm. Uyuşturucu işiyle uğraştığı için evime gelmesini istemiyordum. Eşime ‘Bunun ne işi var burada’ diye sorunca eşim saçımdan sürükleyerek beni oturma odasına götürdü. Ütüyü fişe takıp bacağıma bastırdı. Kaçmak isterken bu kez kayınbiraderim saçımdan beni yakalayıp yere düşürüp üzerime kolonya döküp yaktı. Can havliyle komşumuzun evine sığındım. O da üzerime su dökerek beni söndürmeye çalıştı. Bu sırada kocam ve kardeşi beni zorla evden çıkarmak istedi. Ben de kapıyı kilitleyip pencereden yardım istedim. Olay günü evimize 2 kilo uyuşturucu getirmişlerdi. Evdeki 4 tane burma bileziğimi benden zorla aldılar. Beni yakmalarının nedeni eve uyuşturucu getirmelerine karşı çıktığım içindir. Beni halen tehdit edip davadan vazgeçirmeye çalışıyorlar” diye konuştu.
KÜÇÜK YAŞTA ONA KAÇTIM KİMSEYE BİRŞEY ANLATAMADIM
Eşiyle kendi isteğimle küçük yaşta kaçıp evlendiğini, gördüğü şiddet nedeniyle bugüne kadar kendi ailesi de dahil kimseye bir şey anlatamadığını belirten Yazgül Ç. “Kocam cezaevinde benimle görüşmek için haber göndermişti. Cezaevine kendisini ziyarete gittiğimde bana görüş kabininde pişman olduğunu, hakkımı kendisine helal etmemi istedi. Bu kayıtları da isteyebilirsiniz” diyerek şikâyetçi olduğunu söyledi. Ceza infaz kurumunda kayıt altına alınan görüşme içerikleri de mahkemeye gönderildi.
“KENDİ KENDİNİ YAKTI BEN YAKMADIM”
Kadının kocası Mahmut Ç. ise “Eşim onu aldattığımı düşündüğü için kıskançlık krizine girince tartıştık. Bana ‘Kendimi de seni de yakarım’ dedi. Birden kolonya döküp kendini yaktı. Onu söndürmeye çalışırken benim de kolum yandı. Eşim çıplak halde kaçmaya çalıştı. Ben de o halde çıkmasına engel olmak istedim. Karşı komşunun kapısını çaldı ve kapı açılınca içeri girip kapıyı arkadan kapattı. Kardeşim Ahmet bizde değildi. Kendisiyle görüşmüyoruz. Ütüyle eşimin bacağını yaktığımız iddiaları da yalandır” dedi.
Kadının kayınbiraderi Ahmet Ç. ise, ağabeyi ile iki yıldır görüşmediklerini, yengesinin kendisine iftira ettiğini belirterek, olay saatinde bir çay ocağında oturuyordum. Evlerine hiç gitmedim” dedi.
“ÇIPLAK HALDE BENİM EVİME SIĞINDI”
Kadının sığındığı evin sahibi Abdurrahim K. tanık olarak alınan ifadesinde merdivenlerde çıplak ve vücudu yanık halde Yazgül’ü gördüğünü belirterek, “Aşağı inmeye çalışırken kocası da onu eve çekmeye çalışıyordu. Yazgül hanım bu sırada benim evime girdi ve kapıyı kapatarak pencereden yardım istedi. Kocası da evine geri gitti. Ben kocasını sakinleştirmek için evlerine gittiğimde yalnızdı ve banyoda yanan havluyu söndürmeye çalışıyordu” diye konuştu.
BELİNDEN YÜZÜNE KADAR HER YERİNDE YANIKLAR VAR
Mahkeme, kadının çıplak bir halde komşusunun evine sığındıktan sonra evin penceresine çıkarak yardım çığlıkları atması üzerine çevredekilerin ihbarıyla eve gelen polislerin kadını hastaneye kaldırdıklarını belirtti.
Bel üstünden yüzüne kadar vücudunda yanıklar oluşan kadının Dicle Üniversitesi yanık ünitesinde tedavi gördüğünü belirten mahkeme, alınan doktor raporunda, kadının yüz, kol, kulak, el, göğüs bölgesinde basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek derecede yanıklar tespit edildiği ve hayati tehlikesi olduğu belirtildi.
Ayrıca yüzünde sabit iz kalacak derecede yaralandığı da dikkate alındığında sanığın işlediği suçun yaralama suçu olmayıp eşi kasten öldürmeye teşebbüs suçunu oluşturduğuna dikkat çekti.
AĞIR MÜEBBETTEN 18 YILA İNDİRİLDİ
Mahkeme sanık kocanın eline geçirdiği kızgın ütü ile eşini yakmak istediği, korku ve panikle evden kaçmaya çalışan eşini yere düşürdükten sonra bu kez kolonya dökerek vücudunu ateşe verdiği için ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasına oy birliğiyle karar verdi.
Mahkeme suçun teşebbüs aşamasında kalması nedeniyle cezayı daha sonra 18 yıla indirip hükmen tutukluluk halinin devamına karar verdi. Kardeşi Ahmet Ç. ise delil yetersizliğinden beraat etti.